BUNDAN ÖTEYE

 

Kapanmış kapılar kırık pencere

Ahali toplanmış yorgun epeyce

Bul derler bizlere yok mudur çare

Ne gelir elden ben bir biçare

Oy dedim utandım bundan öteye

Kıvrandım durdum gönlüm felaket

Mazlum dedim ağladım geldi cesaret

Kim verdi bilmem bana feraset

Söküp atmalı o pis necaset

Zal oldum kuşandım candan öteye

Kessem kelesini atsam kapıya

Kellesini gören düşmez sızıya

Haber edin yabana yurda yazıya

Kurt eline düşmüş koyun kuzuya

Yet dedim kuşandım yoldan öteye

Vardım kapısına baktım ki ifrit

Tuttum yakasından uyuz bir it

Tuu dedim kalıbına bağırdı müfrit

Döktüm benzini tutuştu kibrit

Kül oldu karıştı tozdan öteye

Gündüz küsen geldi gece ağlayan

Irmaklar göl oldu sular çağlayan

Düğün dernek kuruldu gülen oynayan

Bir zalim ölmekle değişti ya devran!

Ah dedim yürüdüm bundan öteye