6 Ekim 2017 Cuma

        BANA VE BENİM OLANA DAIR

Anlamsız  insanlar  yoksunluğu peşimde
 Huzurlu sokağı olmayan bu şehrin  ıssız yerlerinde
Göçebe  bir kuş gibi   diyardan diyara
  herseyden kiymetli bildigim gurur taşıyorum

Içimi açarım görünmeze 
ellerim kırılır, ateşe  düşer  kirli  ihtiraslarım
her tarafta baska baska  güzellikte uzanan soğuk  uçurumlarım
belki  de boğulur   diye
 bütün benligimde gizledigim o çirkin  fitrat
Öteden beridir duyduğum savaş çığırtkanlığına gebe kalır kainat

Korkarak adım adım kaçarım.  lambalardan ve  aydan
Arkamda tanımadığım hükümlü  hükümsüz    ayak seslerin
Yaklaşıyor  belki  yakın belki uzak yollardan 
Sürgün  kibir kabilesinden kusursuz insanlarım

Her şeye itiraz eden var ya şimdi  suskunca kabul bekler
 ecel doguma yaklaşmanın zamanında
bırak  duygun kalsın geceler
Ölmek  hangi dilde kolaydı bana  konuşmadan kim anlatır
Yaşamak diyorsun üstat
 kör kapılara anahtar aramak mıdır? 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder