BANA VE BENİM OLANA DAIR
Anlamsız insanlar yoksunluğu peşimde
Huzurlu sokağı olmayan bu şehrin ıssız yerlerinde
Göçebe bir kuş gibi diyardan diyara
herseyden kiymetli bildigim gurur taşıyorum
Içimi açarım görünmeze
ellerim kırılır, ateşe düşer kirli ihtiraslarım
her tarafta baska baska güzellikte uzanan soğuk uçurumlarım
belki de boğulur diye
bütün benligimde gizledigim o çirkin fitrat
Öteden beridir duyduğum savaş çığırtkanlığına gebe kalır kainat
Korkarak adım adım kaçarım. lambalardan ve aydan
Arkamda tanımadığım hükümlü hükümsüz ayak seslerin
Yaklaşıyor belki yakın belki uzak yollardan
Sürgün kibir kabilesinden kusursuz insanlarım
Her şeye itiraz eden var ya şimdi suskunca kabul bekler
ecel doguma yaklaşmanın zamanında
bırak duygun kalsın geceler
Ölmek hangi dilde kolaydı bana konuşmadan kim anlatır
Yaşamak diyorsun üstat
kör kapılara anahtar aramak mıdır?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder